" Bu aralar blog yazısı hazırlamakta oldukça kötüydüm, bu yüzden güncellemelerimin çoğunu sosyal medya araçlarıyla paylaştım. Eğer beni oralarda takip ediyorsanız, heyecan verici haberleri muhtemelen biliyorsunuz: Şu an Londra'dayım, Vampir Akademisi film setini ziyaret ediyorum! Yolculuğum Seattle'dan uykusuz geçen 9 saatlik bir uçuşla başladı, ki bu yolculuk New York'tan 6 saatlik uçuşla gelmiş insanların hayranlıkla dolu bakışlarıyla karşılaşana kadar inanılmaz derecede uzundu ve Seattle'dan New York'a uçmanın neredeyse 5 saat sürdüğünü görünce matematiğin nasıl bir toplama yaptığını çözemedim. Açıkçası, uçuşum kuzeye doğru devam etti ve Kanada ve Grönland'ı aşarak (öyle kuzeye doğru bir rota ki neredeyse dışarısı hiç karanlık olmadı) ve kısaltılmış bir şekilde dünyanın çevresini şöyle bir "hızlıca" dolaşmaya neden oldu.
Ama siz geometriyi umursamıyorsunuzdur. Danila Kozlovsky ile tanışıp tanışmadığımı ve normalde fotoğraflarındaki kadar yakışıklı olup olmadığını bilmek istiyorsunuz. Cevap evet ve evet daha da yakışıklı. Oraya da geleceğim.
Bana Londra'da katılanlar menajerim Jim McCarthy ve Penguin ABD'nin pazarlama müdürü Erin Dempsey'di. Yerel bir üniversitede çekimlerin yapıldığı VA setine dün akşam erken saatlerde vardık. Yapımcılar Don Murphy ve Susan Montford bizi karşıladı ve bizi... Aziz Vladimir Akademisi'nde bir sınıfa götürdü. Evet, işte orada Moroi ve dampirlerle dolu devasa bir sınıfa gittik. Nerede çekim yaptıklarını söyleyemem, ama kitaptan bir sahne olduğunu söyleyebilirim, hem de favori olanlardan biri. On kere çekildikten sonra benim de favorilerimden biri oldu, bir on kere daha izleyebilirdim.
Bir sürü çekim yaptılar, hatalar yüzünden değil, çünkü tüm kamera ve mikrofon açılarına ihtiyaçları vardı. Filmde muhtemelen yaklaşık bir dakika süren bir sahne saatler sürüyor. Kastın ve ekibin kendini adamışlığı inanılmaz! O sıcak ışıkların altında oturmaları, uzun süre beklemeleri ve eyleme geçmeleri gerektiğinde anlık uyarılar için hazır olmaları gerekiyor. Sınıfın etrafında görevlendirilmiş, sabırlı ve koruyucu görünen, çok hoş ve tarz sahibi ceketli gardiyanlar vardı. Bu ceketler aynı zamanda çok kalın olduğu için zavallı oyuncular molalarda sıcaklığa dayanamadıklarından çıkarıyor çekimler başlayınca da hemen üzerlerine geçiriyorlardı.
Ve...oyuncular. Kimlerle mi tanıştım? Zoey Deutch (Rose), Lucy Fry (Lissa), Cameron Monaghan (Mason), Dominic Sherwood (Christian), Sami Gayle (Mia), Sarah Hyland (Natalie), Ashley Charles (Jesse), Chris Mason (Ray ya da Ralf olarak bilinir), Bronte Terrell (Camilla ya da Camille olarak bilinir) ve Harry Bradshaw (Bruno ya da Mia'nın arkadaşlarından biri olarak bilinir). Jesse ve Ray ile birlikte çıkıp gelen ve kendilerini "kötü çocuklar" olarak tanıtan ve ismini hepimiz çekimler için susturulduğumuzdan duyamadığım üçüncü genç bir adam vardı. Daha sonra onu kaybettim, bu yüzden ondan özür diliyorum ve ismini daha sonra öğrenmeyi umuyorum!
Oyuncuların hepsi çok iyi! Zoey en az Rose kadar enerjik ve bana VA fanlarının ne kadar tutkulu ve mükemmel olduğundan bahsetti. Güzel yeşil gözleri olduğunu bilmekten memnun olacağınız (zannedersem lens) Lucy çok tatlıydı ve benimle yazma hakkında konuştu. Cameron, belli sebeplerden dolayı, serideki Masonlı kısımları tekrardan yazmaya ikna etmeye çalıştı :) Etrafta o kadar çok şey oluyordu ki kimseyle uzun süre konuşamadım, ki bu da muhtemelen en hayal kırıklığına uğratıcı kısımdı. Herkesle uzun uzun konuşup tanımayı gerçekten çok isterdim. Hepsini düşününce aklımda kalan tek şey hepsinin harika zaman geçirdiği. Açıkçası, başka bir filmin yapımını hiç yakından takip etmedim, bu yüzden hep bu şekilde midir bilmiyorum ama herkes çok olumlu ve gerçekten eğleniyor görünüyordu. Bunu sevdim.
Herkes soruyordu: kitabımın hayata geçirilmesi nasıl hissettiriyor? Tek kelimeyle: müthiş. Bu süreçte ne kadar detay ve düşüncenin bulunduğuna şaştım kaldım. Bir filmin ne kadar iş ve insan gücü gerektirdiğini hayal bile edemezsiniz. Aktörler çok çalışıyor ve tahmin bile edemeyeceğiniz görevlerde aynı derece sıkı çalışan görülmeyen koca bir ekip var. Aslen bu sahneleri ben yaratmış olabilirim ama her bir detayı görselleştirenler onlar--o harika gardiyan ceketlerinden öğrencilerin sıralarındaki ödevlere kadar. Hiçbir şey şansa bırakılmamış. Yönetmen Mark Waters her şeyin mükemmel olduğuna emin olmak için kendini öyle kaptırmıştı ki yanıma gelip merhaba dediğinde kötü hissettim--ama tabi ki yaptı çünkü çok kibar biri ve ben yaptığı işten çok etkileniyorum. İnsanlara yıllardır şunu söylüyorum: Benim işim kitaplar, filmler değil. Filmler bu insanların uzmanlık alanı ve bu da kanıtı. Sahneleri benim asla yapamayacağım şekilde görselleştirdiler ve eğer bu film için inanılmaz şeyler hayal ediyorsanız...şey, hayal ettiğinizden daha inanılmaz olacak.
Yani evet, muhtemelen hiç yetişkin kast üyelerinden bahsetmediğimi fark etmişsinizdir. Onlardan hiçbiri (Bay Meisner hariç) sınıf sahnesi için sette değildi. Hatta bazıları toplanmış ve filmin geri kalanında geri gelmeyecek. Ama Jim, Erin ve ben akşam yemeği için ayrılırken, işe gelen Danila Kozlovsky (Dimitri)'nin yanından geçtik! Hepimiz biraz afalladık ama o, o kadar kibar ve cana yakın ki yanında hemen rahat hissetmek kolay. Bana kitapları yazdığım için teşekkür etti ve ben de ona şuana kadarki deneyimlerini sordum. Harika zaman geçirdiğini ve çok şey öğrendiğini söyledi. Bu onun ilk İngilizce filmi ama şunu diyebilirim ki bence İngilizcesi benden daha iyi. Jim ile biraz Wimbledon'ı konuştular. Takip edemedim ama ikisi de önceki akşamın sonuçlarından memnundular, yani bu iyi bir şeydi. Danila giderken elimi öptü ve başka bir uzun gecede bu harika, mükemmel projede çalışmak için diğerlerine katıldı.
Ve bu birinci gündü. Biz (özellikle de neredeyse iki gündür hiç uyumamış olan ben) jetlag etkisindeydik ve akşam yemeğinden sonra otelimize dönmeyi tercih ettik. Bu gece sete gideceğiz ve belki bazı aksiyon sahneleri bile görebiliriz! Çoğunuzun fotoğraflar için hevesli olduğunu biliyorum, ve tek söyleyebileceğim: gelecek. Çünkü henüz resmi basın çekimleri yapılmadı, tüm fotoğraflar sıkı denetim altında. Uzun ve karmaşık bir açıklaması var ama kısacası: sabırlı olun, gelecek!! İlk çekimler yayınlandığında, oyuncuların ve sahnelerin fotoğrafları hem profesyonel olarak çekilenlerle hem de benim çektiklerimle resim seline tutulacaksınız. Bu yüzden takip etmeye edin çünkü her şey daha da harika olacak."
Çeviri: Özlem & İlayda
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder